top of page
Ara
  • sanliua

Kanserde erken tanı

Güncelleme tarihi: 9 Ara 2021


Kanser tedavisinde en önemli adım kanserin erken dönemde tanınmasıdır. Erken tanı ile tümörün cerrahi ve radyoterapi gibi lokal tedavilerle tedavi şansı artmakta ve metastaz riski azalmaktadır. Bazı kanser türlerinde ise tam iyileşme şansını yakalayabilmekteyiz. Ayrıca ileri evrede kullanılan immünoterapi, hedefleyici tedaviler, kemoterapi gibi sistemik tedavi gereksinimi azalmakta böylece hastanın ilaç yan etkilerinden korunması, mali yükün azaltılması avantajlarını da sağlamaktadır. Ne yazık ki pek çok kanser türü daha tanı konulduğunda ileri evrede olmaktadır. Bu nedenle bir takım belirtiler ortaya çıktığında bir uzmana başvurmalıyız. Bu belirtiler: - Kilo kaybı - Halsizlik ve yorgun hissetme - Solukluk - Vücudun herhangi bir yerinde geçmeyen ağrı Tedaviye rağmen geçmeyen yakınmalar hem hasta hem de tedavi eden doktoru tarafından uyarıcı olmalı allta kanserin var olabileceği unutulmamalıdır. Sık görülen kanserlerde genel özellikler nelerdir. Kısaca gözden geçirelim MEME KANSERİ Belirtiler: — Memede ele gelen kitle, — Meme derisi üzerinde kalınlaşma, çökme veya çekilme, — Meme başından berrak veya kanlı akıntı — Memede ağrı Risk Faktörleri: Meme kanseri genellikle elli yaşın üzerinde olan kadınlarda; hiç çocuğu olmamış kadınlarda, ilk çocuklarını otuz yaşından sonra doğuran kadınlarda, hiç emzirmemiş olan kadınlarda, ideal ağırlıklarının yüzde 40 üzerinde olan kadınlar ile cinsel olgunluğa gecikmiş olarak gelen veya gecikmiş menapozu olan kadınlarda ve ailesinde (anne veya kızkardeşlerde) menapoz öncesi meme kanseri olayı olan kadınlarda ortaya çıkar. Tarama ve takip Kendi kendine meme muayenesi: 20 yaşından başlayarak her ay yapılması önerilir. Klinik meme muayenesi: 20-40 yaş arası 2-3 yılda bir, 40 yaş üzerindeki kadınlarda ise her yıl doktor tarafından yapılması önerilir. Mammografi (meme röntgeni): 50 yaş üzerindeki kadınlarda yılda bir yapılması önerilirken, 40-50 yaş arasındaki kadınlarda meme dokusu daha yoğun olduğu için şüpheli kitleleri gösterme başarısı daha düşüktür. Bu yaşlar arasında yapılıp yapılmayacağı, yapılacaksa da hangi sıklıkta yapılması gerektiği tartışmalıdır. Amerikan Kanser Cemiyeti mammografi çekimlerinin 40 yaşında başlamasını ve her yıl tekrarlanmasını önermektedir. AKCİĞER KANSERİ Belirtiler: — Geçmeyen veya karakter değiştiren öksürük, — Kanlı, pis kokulu balgam, — Yeni gelişen ses kısıklığı veya değişikliği, — Göğüs kafesinde ağrı, — Sık ve uzun süreli akciğer enfeksiyonu (bronşit, zatürre) geçiriyor olma Risk Faktörleri: Çok sigara içmek ve özellikle astbest olmak üzere çevre kirletici maddelere maruz kalmak. Tarama ve takip: Kırk yaşın üzerinde olan herkesin bir göğüs röntgeni çektirmesi gerekir. Bunu takip eden göğüs röntgenleri doktorunuzun kişisel kararına göre yapılacaktır. KOLOREKTAL (KALIN BAĞIRSAK VE REKTUM) KANSER Belirtiler: — Uzamış ishal veya kabızlık, — Barsak hareketlerinde düzensizlik, — Koyu renkli veya kanlı dışkı, — Uzun süreli karın ağrısı veya baskı hissi, — Açıklanamayan kilo kaybı varsa Kanser Riski Faktörleri: Aile üyelerinden birinde geçmişte kolorektal polip (iyi huylu tümoral oluşum) veya kolorektal kanser veya kronik ülserleşmiş kolit olması. Tarama ve takip: 50 yaşından itibaren kadın ve erkeklerde tarama testlerinden birinin yapılması önerilmektedir. Bu testlerden herhangi birisi şüpheli çıkarsa mutlaka kolonoskopi yapılmalıdır. Kalın barsak kanseri taramasında 5 test kullanılabilir. Bunların başarı oranları birbirine eşittir. a. Dışkıda gizli kan aranması: Dışkıda sadece mikroskopla görülebilen kanamaları bu test saptayabilir. Farklı günlerde alınan 3 dışkı örneği test edilir. Yılda bir tekrarlanır. b. Sigmoidoskopi: Makattan ince ışıklı bir tüple girilip kalın barsakların bir kısmının incelenmesidir. Eğer şüphelenilen bir bölge, polip, ülser, v.b. görülürse aynı zamanda biyopsi yapılmasına da olanak sağlar. 5 yılda bir tekrarlanmalıdır. c. Sigmoidoskopi ve yıllık dışkıda gizli kan incelenmesinin birlikte yapılması. d. Baryumlu kolon grafisi: Makattan özel bir ilaç verildikten sonra çekilen rontgenlerdir. 5 yılda bir tekrarlanmalıdır. e. Kolonoskopi: Makattan ince ışıklı bir tüple girilip tüm kalın barsak incelenir. Eğer şüphelenilen bir bölge, polip, ülser, v.b. görülürse aynı zamanda biyopsi yapılmasına da olanak sağlar. 50 yaş ve üzerindeki kişilerde mutlaka yapılması gerekmektedir. Daha önceleri sonuçların tamamen normal olduğu kişilerde 5 yılda bir yapılması önerilirken Amerikan Kanser Cemiyetinin son önerisi 10 yılda bir tekrarlanmasıdır. TESTİS KANSERİ Belirtiler: Testislerde herhangi bir kitle veya boyutlarında değişiklik. Kanser Riski Faktörleri: İnmemiş testisler. Daha çok genç erkeklerde ortaya çıkar Tarama ve takip: İlk gençlik yıllarının son dönemlerinden başlayarak tüm yaştaki erkekler her ay testislerini muayene etmelidirler. SERVİKAL (RAHİM AĞZI) KANSERİ Belirtiler: — Anormal vajinal kanama. — Cinsel ilişkiden sonra kanama, — Normalden fazla vajinal akıntı Risk Faktörleri: Genital (cinsel) bölgelerde kabarcıklar oluşturan deri iltihaplan veya genital siğil enfeksiyonları, ergenlik çağına geldikten kısa bir süre sonra cinsel ilişkiye girme veya çok fazla cinsel ilişki partnerinin olması. Tarama ve takip: İlk cinsel ilişkiden itibaren ilk 3 yıl içinde veya en geç 21 yaşında serviks kanseri tarama testlerine başlanmalıdır. Her yıl kadın doğum muayenesi ve Pap testi yapılmalıdır. — 30 yaşından sonra peş peşe yapılan son 3 tarama normal bulunmuşsa tarama arlıkları 2–3 yılda bire çıkartılabilir. Eğer anne karnındayken dietilstilbesterol (DES) kullanılmışsa, HIV enfeksiyonu varsa, veya organ nakli, kemoterapi tedavisi ya da uzun süreli kortizon içeren ilaçlar kullanması nedeniyle bağışıklık sistemi baskılanmışsa kontrollere yıllık devam edilir. — 30 yaş üstü ve normal sonuçları olan kişiler için diğer bir öneri de 3 yılda bir yapılacak olan Pap testi ve HPV-DNA testidir. — 70 yaş ve üstü kadınlarda son yapılan Pap testlerinden 3 veya daha fazlası veya peş peşe yapılan testlerden 10 tanesi birden normal gelirse serviks kanseri için tarama sonlandırılabilinir. Yukarıda belirtildiği gibi bağışıklık sistemini baskılanmış hastalarda tarama yıllık olarak devam etmelidir. — Histerektomi (rahmin rahim ağzı ile birlikte tamamen alınması) ameliyatı olan hastalarda tarama yapılmayabilir. ENDOMETRİUM (RAHİM) KANSERİ Belirtiler: Anormal vajinal kanama. Risk Faktörleri: Geçmişte kısırlık olması veya yumurtlama olmaması; menapozun geç başlaması veya uzun süreli östrojen tedavisi, vücutta aşırı yağlanma; çok fazla sigara içmek. Tarama ve takip: Menapoza geldikten sonra geçmişinde kısırlık, aşırı şişmanlık, yumurtlayamama, anormal rahim kanaması veya östrojen tedavisi olan kadınların endometriyal biyopsi yaptırmaları gerekir. İDRAR YOLU VE MESANE KANSERİ Uyarıcı işaretler: İdrarda kan; sırt ağrısı; kilo ve iştah kaybı, sürekli ateş; anemi (kansızlık). Risk Faktörleri: Elli yaşın üzerinde olan erkeklerde-, çok fazla sigara içenlerde, geçmişte kronik idrar yolu enfeksiyonlarından rahatsız olanlarda daha fazla görülür. Tarama ve takip: Yukarıdaki şikayetleriniz varsa bir üroloji uzmanına başvurunuz. AĞIZ KANSERİ Uyarıcı işaretler: — Ağızda iyileşmeyen ağrılı/ağrısız yaralar — Ağız içi ve dudakta beyaz veya kırmızı plaklar, kitle veya sertlikler Risk Faktörleri: Genellikle kırkbeş yaşın üstünde erkeklerde, çok fazla sigara içenlerde ve özellikle çok fazla alkol kullanımı ile daha fazla görülür. Tarama ve takip: Eğer ağızda iyileşmeyen bir yara ve renk değişikliği varsa KBB doktoruna başvurunuz. GIRTLAK KANSERİ Belirtiler: Boğuk seslilik, ses kısıklığı Risk Faktörleri: Çok fazla sigara içmek, özellikle fazla miktarda alkol kullanımı da varsa. Tarama ve takip: Konuşma özelliğinizde herhangi bir değişiklik olması durumunda bir KBB uzmanı tarafından yapılan muayene veya eğer çok fazla sigara içiyorsanız yıllık muayene yaptırmanız gerekir. PROSTAT KANSERİ Belirtiler: İdrara çıkmada zorluk, sık sık ve az az idrar yapma, idrar sonrası rahatlayamama, kasıkların üst kısmında sürekli ağri; idrarda kan. Risk Faktörleri: İleri yaşlarda risk artar. Tarama ve takip: Makattan parmakla muayene ve prostat spesifik antijen testi (PSA kan testi) prostat kanserinde tarama testleri olarak halen araştırılmaktadır. 50 yaşın üstünde olan ve önümüzdeki 10 yıl süreyle sağ olacağı düşünülen erkeklere bu taramalar önerilmektedir. Yüksek riskli kişilerde (bir veya daha fazla 1. dereceden akrabada erken yaşlarda prostat kanseri tanısı olması) bu testlere 45 yaşında başlanılmalıdır. Çok riskli kişilerde ilk testler 40 yaşında yapılıp sonuçlar normal gelirse 45 yaşından sonra yıllık taramalara da devam edilebilinir. CİLT KANSERİ Belirtiler: — Renk, şekil ve büyüklüğü değişen, çabuk kanayan veya ülserleşen benler, — İyileşmeyen yaralar Risk Faktörleri: Kadın ve erkeklerde kızıl saç, açık cilt rengi veya gözlerin mavi olması; çocuklukta ciddi güneş yanığı olması; ailenin geçmişinde doğum lekeleri veya benler varsa. Tarama ve takip: Eğer yukarıda sıralanan uyarıcı belirtilere sahip herhangi bir cilt lezyonunuz varsa bir cilt doktoruna danışınız. Bunun dışında Sindirim Sistemi: — Yutma güçlüğü, uzun süren kusma/bulantı, — Karında şişlik — Açıklanamayan kilo kaybı varsa Kan ve Lenf Sistemi: — Boyun, koltukaltı ve kasıklarda ele gelen, çoğunlukla ağrısız kitleler, — Kilo kaybı, — Gece terlemeleri, — Uzun süren ve açıklanamayan ateşler, — Ciltte nedensiz beliren döküntü ve morluklar varsa… İskelet Sistemi: — Ele gelen kitle veya şekil bozukluğu, — Kemiklerde şiddetli ağrı, — Hareket kısıtlılığı Sinir Sistemi: — Şiddetli ve uzun süreli baş ağrıları, — Çift görme veya görme kaybı, — Yeni gelişen dengesizlik, baş dönmeleri, uyuşma veya felçler, — Şuur bulanıklığı, konsantrasyon güçlüğü, — Konuşma güçlüğü, — Kişilik değişiklikleri

23 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

KANSER TARAMA KLAVUZU

Tarama testleri, kişide herhangi bir belirti ortaya çıkmadan önce kanseri tespit etmek için kullanılır. Tarama genellikle ön kanserlerin ve kanserlerin yayılma şansı olmadan erken tespit edilmesine ve

MEME KANSERİ TEDAVİSİNDEKİ YENİLİKLER

Özellikle metastatik meme kanseri alanında önemli gelişmeleri içeriyor. Yeni hedefli tedaviler, kemoterapi ihtiyacını azaltarak hastalığı kronik bir hale getirebilme potansiyeline sahip, özellikle hor

Akciğer kanseri tedavisinde yeni gelişme

Osimertinib, Ekson 20 Eklemesi Dışında Yaygın Olmayan EGFR Mutasyonlarını Taşıyan Metastatik KHDAK'li Daha Önce Tedavi Görmemiş Hastalarda Umut Verici Aktivite Gösteriyor Çok merkezli, açık etiketli,

bottom of page